Soğuk havalarda kendimize biraz daha özen göstermemiz gerekiyor galiba. Saç, cilt kilo.... bunların hepsini kontrol edebilirsek yaza daha iyi gireriz. Beni tanıyanlar söyleyene bak diyecekler biliyorum. Söz bu haftanın başından itibaren ben de artık dikkat edeceğim tüm bunlara. Yanlız benim kozmetiğe karşı psikolojik bir alerjim var. Bu sebepten de doğal çözümler bana hep daha sempatik gelir. Doğal derken de doğala yakın demek daha doğru olacak :)
Herşeyden önce bol hareket şart. Yürümeliyiz mümkün olduğunca. Düzenli spor yapabilenlere cidden saygı duyuyorum. Üyesi olduğumuz klübün üyeliği mart ayında bitecek ,kaç kez gittin diye soracak olursanız utanır cevap veremem! Sporu falan bırakalım bir tarafa hareket sayısını arttırmalıyız hayatımızda.
Sonrasında ise çok basit AZ yiyeceğiz. Mideyi şişirmenin bir anlamı yok. Yarı tok kalkmak lazım sadece. Zararlı yiyecekleri zaten hepimiz biliyoruz. Bir daha anlatıpta canımızı çektirmeyelim şimdi. Bunlardan da uzak durmaya çalışacağız. Böyle devam edersek şekil düzelecektir :)
Sonra sıra saça başa gelecek. Saç için kendi kullandıklarımdan bahsedeceğim. Şampuanım Otacının on bitkili olanı, içinde Adaçayı, Kekik, Nane, Ardıç , Melisa, Lavanta, Papatya , Mersin , Biberiye , Sığla varmış. Mis gibi kokuyor ve ben çoook memnunum. Dökülme yok, kepek yok ve saçım boyalı olduğu halde çok rahat tarayabiliyorum. Aklıma geldikçe de saçlarıma evigen, bemiks, bepanten ve badem yağı karışımını sürerim.
El ve yüz içinde evigen, bepanten plus, kayısı yağını öneriyorlar. Bunları karıştırıp krem olarak kullanabiliyorsunuz. Bunu henüz denemedim. Ama yapılmışını sürdüm çok başarılıydı. En yakın zamanda deneyeceğim. Bunlarla beraber yeterli su tüketimi de önemli. Bu konuda da malesef çok iyi sayılmam. Görürsem içiyorum. Aklıma gelmiyor su içmek nedense.
Bu arada gözaltı morlukları ve şişlikleri için ne yapmalıyım bilen var mı???
Duvar – Marlen Haushofer
1 hafta önce